Epoksi Poliüretan Uygulama ve Satış, Konularında. Epoksi Astar, Ara Kat, Son Kat Seçimlerinde Malzemeyi Nasıl Uygulayacağınız Konusunda Benimle Görüşebilirsiniz. DANIŞMA ÜCRETİ TALEP ETMİYORUM. Epoksi Poliüretan Satışları Ve Uygulamaları Konusunda Malzeme Konusunda Her Zaman Arayabilir Bilgi Edinebilirsiniz. Epoksi Yada Poliüretan zemin etüdü kesinlikle ücretsizdir.

Epoksi Poliüretan Uygulama Satış Ve Ücretsiz Danışmanlık Hizmetlerim mevcuttur.



Saygılarımla

Epoksi Poliüretan Sistemleri Uzmanı

Emrah

İrtibat Tel: 0530 907 88 75


6 Ocak 2011 Perşembe

Rina & Nace Teknik İşbirliği ile CIP Level 2 Eğitimi Ekim Ayında Yeniden Istanbul’da…

Rina & Nace Teknik İşbirliği ile CIP Level 2 Eğitimi Ekim Ayında Yeniden Istanbul’da…

RINA ve NACE işbirliği ile genel katılıma açık olarak Türkiye'de ilk kez Marriott İstanbul Asia’da 16-21 Şubat 2009 tarihleri arasında gerçekleştirilmiş olan, organizasyonel başarı anlamında ABD’li eğitmenler tarafından da büyük övgü ile bahsedilen ve katılımcı başarısının oldukça yüksek olduğu söz konusu eğitimin ikinci defa yine aynı lokasyonda yapılması planlanmakta.

İlki gibi ABD'de bulunan NACE Genel Merkezi tarafından özel olarak atanan 2 eğitmen tarafından sağlanacak olan bu programda İngilizce-Türkçe simultane tercüme imkânı da yine eğitim boyunca sunulacak olup programa kabul edilecek maksimum katılımcı sayısı 24 ila 30 kişi arasında olacak.

Eğitimde şunlar amaçlanmaktadır:
  • Orta düzeyde (intermediate) korozyon sürecine ait teoriyi tanımlama becerisi,
  • Denizcilik endüstrisinin ilgili alanlarında çalışan teknik personele orta seviyede yüzey hazırlama ve ilgili kalite kontrol teknikleri hakkında bilgilendirme sağlanması,
  • Denizcilik endüstrisinin ilgili alanlarında çalışan teknik personele orta seviyede koruyucu boya, gemilerde kullanımı, uygulamaları ve ilgili kalite kontrol teknikleri hakkında bilgilendirme sağlanması,
  • Denizcilik Sektörü’nde muayene esnasında göze çarpan iş güvenliği konularının ele alınması,
  • Tahribatlı ve tahribatsız muayene tekniklerinde kullanılan cihazları ve süreçlerin gözden geçirilmesi,
  • Denizcilik Endüstrisi’nin ilgili alanlarında görev yapan teknik personele Balast Tankları için belirlenmiş olan IMO PSPC Gereklilikleri hakkında bilgilendirme yapılması,
Kurs Süresi ve Eğitim Programı

Kurs 6 günlük bir program halinde sunulmakta olup 6. gün yapılacak olan sınav ile son bulacak olup kurs planı şu şekildedir:
GÜN 1
  • Denizcilik Sektöründe Korozyon

  • Denizcilik Endüstrisi

  • Korozyon Kontrolü İçin Tasarım & İmalat – Denizcilik Endüstrisi

  • GÜN 2
  • Denizcilik Endüstrisinde Boyama (Coating)

  • Kat Karina Boyası (Antifouling)

  • Tersane Tesisleri ve Prosesleri

  • Spesifikasyonlar ve Muayene Personelinin Rolü Hakkında

  • GÜN 3
  • Çevresel Muayene & Test

  • Yüzey Hazırlama

  • Tahribatlı Test Enstrümanları

  • Pratik Uygulamalardan Örnekler


  • GÜN 4
  • Özel Boya (Coating) Uygulamaları

  • Kalite Kontrol Dokümantasyonu

  • Boyama Kusurları

  • İş Güvenliği & Çevresel Sorunlar

  • Hizmet İçi Muayene Tekniklerinin Tanıtımı

  • Test Enstrümanlarının Gözden Geçirilmesi


  • GÜN 5
  • Astarlama & Özel Boyama Teknikleri

  • Beton Boyama & Gözetimi

  • Gemilerde Boya Bakim Operasyonları

  • Boru Hattı Boyama

  • Özellikli Muayeneler


  • GÜN 6

  • Final Yazılı Sınav

  • Final Uygulamalı Sınav

  • Deniz Boyalarında Yerli Üretici Firma İçin Başarının Zorluğu

    Deniz Boyalarında Yerli Üretici Firma İçin Başarının Zorluğu
    Ticari yapının büyüklüğünün gerekliliği yanında bazı teknolojik yeterlilikler de bir üreticinin dikkate alması gereken unsurlardır. Bunlardan en bilineni, Antifouling boya (Deniz canlılarının karinaya yapışmasını engelleyen boya – Türkçe tam tercümesi olmadığından yanlış bir terim olan “zehirli boya” olarak bilinmektedir) formülünün uygulamadan sonra performans değerlendirmesi yönü ile daha etkili ve çevreye daha az zararlı olacak şekilde dizayn edilmesi gerekliliğidir.

    denizDeniz boyalarında sektöre cazip gelen konu, bu sektöre hitap eden boyaların birim fiyatlarının yüksek olmasıdır ancak pazarın göreceli olarak küçük olduğu da dikkate alınmalıdır. Dünya pazarı dikkate alındığında, pazara hâkim olan firmaların uluslararası büyüklük ve yapıda oldukları, dünyanın her yerine uzanan boya dağıtım ağları yanında güçlü bir teknik servis ağına da sahip oldukları görülmektedir. Kullanıcıların (armatörlerin) boya uygulamalarından beklediği yüksek performans, deniz boyaları üreticilerine ciddi bir mali mesuliyet yüklemekte ve bunun sonucu olarak gerek üretim aşaması ve gerekse uygulama esnasında ciddi bir kalite kontrol sistemi oluşturulması, boya firmalarının sonradan doğabilecek yüksek maddi tazminatları önleyebilmesi için şarttır.

    Pazar genelde büyük gemilerin bakım onarımı ve yeni gemi inşaası boyaları ile yat boyaları gruplarına ayrılabilir. Dünya pazarı sadece bakım onarım için yaklaşık 430 milyon litredir ve bunun parasal karşılığı 2,6 milyar ABD Doları civarındadır.

    Dünya pazarında bilinen boya firmaları Akzo Nobel (International Paint), Hempel, Jotun, SigmaKalon, KCC, Chugoku, Ameron, Wilckens gibi firmalardır.
    Bu firmaların teknoloji gelişimi 100 seneyi aşkın bir tecrübenin ürünü olup, çoğu firmaların nüvesi kimya sanayiinin ve denizciliğin beşiği diyebileceğimiz ülkelerde oluşmuştur. Mesela Amerikan DEVOE firmasının kuruluş yılı 1754 olup, Amerika Birleşik Devletlerinin kuruluşundan da öncedir. Araştırma - geliştirmenin de öncüleri olan bu firmalar birçok konuda sanayide öncü olmuşlardır (İlk epoksi reçinesi sentezi 1942’de DEVOE Kentucky laboratuarlarında gerçekleştirilmiştir).

    denizTicari yapının büyüklüğünün gerekliliği yanında bazı teknolojik yeterlilikler de bir üreticinin dikkate alması gereken unsurlardır. Bunlardan en bilineni, antifouling boya ( Deniz canlılarının karinaya yapışmasını engelleyen boya – Türkçe tam tercümesi olmadığından yanlış bir terim olan “zehirli boya” olarak bilinmektedir) formülünün uygulamadan sonra performans değerlendirmesi yönü ile daha etkili ve çevreye daha az zararlı olacak şekilde dizayn edilmesi gerekliliğidir. Sadece bu konu bile teknolojinin mevcut kayıtlardan araştırılması yöntemini yetersiz kılmakta ve firma içinde sürekli Ar-Ge çalışmasını zorunlu hale getirmektedir.

    Zehirli boyalarda kullanılan bakır oksit yakın bir gelecekte IMO ( Uluslararası Denizcilik Organizasyonu) tarafından yasaklanabilir. Yerine kullanılacak kimyasal madde deniz canlılarına daha az zararlı veya tamamen zararsız olmak zorundadır. Yeni biyositlerin araştırılmasında ülkemiz o kadar da geri kalmış değildir. TÜBİTAK, bor türevlerinden hareketle bu konuda ciddi araştırmalar yapmakta ve olumlu sonuçlar almaktadır.  Çevreye etkisi en aza indirgenmiş bu yeni nesil biyosit ile biyosit pazarında dünya devi INVISTA’ya iyi bir alternatif oluşturulacağına inanılmaktadır.

    Sektöre hitap eden boyaları formüle ederken bilhassa su altı karina ve tank içi boyalarında kullanılan teknoloji, teorik olarak doğru, güvenilirliği laboratuar ortamında test edilmiş, gerçek uygulamalarda denenmiş olmalıdır. Bu ise yeni bir boyanın pazara takdim edilmeden önce, yeterli sürenin 2 ile 5 yıl gibi bir zamana gereksinimi olacağını göstermektedir.

    Dikkate alınması gerekli diğer teknolojik hususlar ise boya filminden beklenen maksimum performansın elde edilebilmesi için boyanın uygulamasından önce ve esnasında uyulması gereken sınırlamaların tespitidir. İkinci adım, bu sınırlamaların uygulamacı lehine değiştirilmesi için formulasyonda geliştirmeler yapılmasıdır.

    Konuya birkaç örnek vermek gerekirse;

    Uzun Pot - Life ( karışım ömrü) iki komponentli boyalarda avantajdır. Solventsiz epoksilerde bu süre yaklaşık 20-30 dakikadır. Bu süre uzatılmalıdır. Çünkü bazen  20 lt boya karışımını uygulamak için bu süre yetersiz kalabilir ve boya kendi kabında donabilir.

    Yüzey hazırlığı şartı minimum olmalıdır. Astar boya uygulanmadan önce altyapının hazırlığı için İsveç standartları Sa2½ yerine Sa2 yeterli olmalıdır. Bu tip boyalar Yüzey Toleranslı sıfatı ile piyasada olmakla birlikte, daha da iddialı olarak paslı yüzeye yapışabilen tip boyalar da mevcuttur.

    Uygulama Esnasındaki Atmosferik Koşulların Sınırlamaları

    İyi bir uygulama pratiğinde; Dew point ile çelik sıcaklığı arasındaki fark çelik lehine 3 ºC olduğu durumda alt yapı nemsiz ve kuru olup alt yapı boya ugulaması için uygundur. Buna karşılık ketimin teknolojisi ıslak ve nemli yüzeylere yapılan uygulamaların mükemmel sonuçlar verdiğini göstermektedir. O halde bu sınırlarda zorlanabilir.

    Minimum Overcoating Time ( Boya üzerine yeni boya katı uygulamak için beklenmesi gereken en az zaman): Bu süre 4 saatten az ise aynı gün içinde iki kat boya uygulamak mümkün olur ve maliyette ciddi bir tasarruf imkânı oluşur.

    Maksimum Overcoating Time ( Boya üzerine yeni boya atarken maksimum aderansın- yapışmanın- sağlanabilmesi için uygulamadan önce beklenebilecek en uzun zaman süreci) : Bu süre ne kadar uzun olabilirse, projenin planlaması o nispette kolay olacaktır. Bu süre çok kısa ise süre dolmadan üzerine boya uygulaması yapılacak ve iş akışı bozulabilecektir. Bu süre dolduktan sonra ise aderansın temini ancak bu katın süpürme raspası ile pürüzlendirilmesinden sonra mümkündür. Bu durumda da aderans daha güçlü olan kimyasal aderans değil fakat mekanik aderans olur.

    Boyanın hacimce katı madde miktarı – yüzdesi: Çoğu yerli firmalar ağırlıkça katı madde miktarını teknik bültenlerinde kullanmaktadır ancak bu değer boyanın uygulamadaki birim m² sarfiyatlarını hesaplamakta yetersizdir. Tüm yerli firmalar teknik bültenlerinde hacimce katı madde miktarını belirtmeli ve boyaları litre bazında fiyatlandırmalıdırlar.

    Litre bazında satılan boyalarda yoğunluk birim fiyat üzerinde ciddi bir negatif etki yapmakta, bu ise üreticiyi- formülatörü yüksek performanslı, hafif, yağ emme kabiliyeti düşük tip dolgu pigmentlerine yönlendirmektedir. (Silikat türevleri – Diatomatious silica vs.)

    Polimerik boyalarda bağlayıcıların modifikasyonu ile en çok istenen özelliklerin boyada ön plana çıkarılması:

    • Silan katkısı ile boyanın alt yapıya aderansının arttırılması,
    • Hidrokarbon reçine ile boya filmine esneklik verilmesi,
    • Fenolik yapı ile kimyasal direnç arttırılması,
    • Poliaminoamid, Poliamidoamin ile deniz suyu direncinin arttırılması,
    • Poliamid Wax ve benzerleri ile akma yapmadan tek katta uygulanabilir kalınlığın arttırılması gibi çalışmalar sürekli ve yeni geliştirilen ham maddelerin bilinmesi ile mümkündür.

    Yukarıdaki gerçekler göz önüne alındığında, yerli firmaların da bazı avantajları olduğu ve bunların dikkatlice kullanılması halinde küçük ama bölgesel olarak güçlü firmaların, varlıklarını güçlenerek sürdürebileceği anlaşılmaktadır. Ülkemizde geçmiş yıllarda deniz boyaları alanında güç kazanmış birkaç firma olduğu sektörün malumudur. Bu firmalar zaman içinde gelişmek yerine, politikalarındaki yanlışlıklar nedeniyle küçülmüşler hatta yok olmuşlardır. Üretici olarak varolmanın en kolay yolu deniz boyaları teknolojisine sahip, göreceli olarak küçük ama ülkemizde yerleşik ticari faaliyeti olmayan yabancı bir firmayla işbirliğine gitmek olabilir. İkinci ve ülke menfaatleri gözetildiğinde, olması gereken yol ise dünya ticaretinin globalleşmesinin, teknolojinin ve bilginin daha kolay ulaşılabilir olmasının da avantajıyla belirgin geminin belirlenmiş hedef alanları için, (Balast tankları- ambarlar  vs.) çevre duyarlılığı yüksek özgün ürünler geliştirerek, yaşadığımız bölgede etkin bir firma oluşumudur. İkinci durumda bilgiye ve bilgili elemana firmaların değer vermesi ve uzun vadeli hedeflerle yola çıkması gerekmektedir. Unutmayalım ki, kendimize örnek aldığımız rakipler yaklaşık dört nesildir aynı organizyonlarla üretim, satış ve pazarlama faaliyetlerinde bulunmaktadır. Ülkemizde bilinenin aksine üniversitelerin teknoloji parkları Ar-Ge konularında, KOSGEB mali konularda, TÜBİTAK yine Ar-Ge konularında firmalara yardımcı olabilecek öncü kuruluşlardır.

    Ahmet HACIOĞLU
    Genel Müdür
    Ema Boya

    ahşap fiber saç Teknemizin Boya ve Bakımı

    Teknemizin Boya ve Bakımı
    Gezi veya iş amaçlı teknelerde en önemli unsurlardan biri teknelerin boya vernikleridir.Teknenizi veya ikinci el almayı düşündüğünüz bir tekneyi ya da eski bir sandalı onarmak ve çok büyük olmayan yani 6 ila 10 metreyi geçmeyen tekne veya bir sandalı sezona hazırlıyabilir ve boyasını kendiniz yapabilirsiniz. İşte size seminer niteliğinde pratik ve teorik bilgiler veren bu yazıdan yararlanabilir ve kendi teknenizi kendiniz boyayabilirsiniz.
    Gerekli Aletler:
    1. Küçük veya orta boy macun küreği
    2. Spatula çelik (oto boyacılarının kullandığı gibi takım sapsız)
    3. 5-10 cm ağızlı saplı spatula
    4. Su kovası
    5. Eski boyaları kazımak için raspa
    6. El süpürgesi veya fırçası ya da eski elektirik süpürgesi
    7. Sünger
    8. 1,5 cm ve 2,5 cm kalınlığında maskeleme bandı
    9. 1 Adet boya rulosu tk. 2 adet parmak rulo
    10. 2,5 fırça 1 adet 1 no 1 adet fırça
    11. 4 adet 0,80 zımpara 4 adet 0,50 zımpara kağıdı
    12. Varsa zımpara makinesi
    13. Varsa Avuç taşlama makinesi ve zımpara kağıtları
    Başlangıç için gerekli malzemeler şimdilik bunlar, bu malzemeler genelde birçoğumuzun elinde vardır.
    1. İşlem; Eski Boyanın Temizlenmesi
    Boyanın sökülmesi
    Mevcut boyanın sökülmesi için çeşitli yöntemler mevcuttur.

    Mekanik temizleme
    En çok tavsiye edilen yöntem boyanın zımpara ile sökülmesidir. Bu yöntemle hem bütün boyanın sökülmesi sağlanır hem de yeni boyanın uygulanması için sağlıklı bir yüzey hazırlanır. Türkiye’de bu işlem için kullanılan klasik titreşimli ve dairesel zımparalar yüzeyde istenmeyen ve düzeltilmesi zor olan çizikler meydana getirmektedir. Örnek resimde gösterildiği gibi,

    (Hatalı temizleme yöntemleri)
    (Uygun aletler ve yöntemlerle yapılan temizlik)
    Günümüzde Zımpara işlemini kolaylaştıran çok çeşitli yeni aletler mevcut olup aşağıdaki gibi bir temizliği bu aletlerle yapmak daha sağlıklı ve mümkün olmaktadır.
    Yakma
    Hızlı bir işlemdir ancak ahşap yüzeyde oluşan yanık bölgeler yeni boyanın tutunmasını olumsuz yönde etkiler.

    Sıcak hava tabancaları
    Ahşap yüzeye zarar vermeyecek yöntem ise sıcak hava tabancaları kullanmaktır. Sıcak hava tabancaları kullanıldıktan sonra yeni boyanın sağlıklı bir şekilde ahşaba bağlanmasını sağlamak için yüzeyin zımparalanması önerilir.

    Boya sökücüler ;
    Yukarıdaki metotların uygulanamadığı yerlerde solvent tipi boya sökücüler kullanılabilir. Kostik ihtiva boya sökücüler daha hızlı çalışır ancak yüzeyde zararlı kalıntılar bırakabilir. Boya sökücü kullanıldıktan sonra yüzey temiz su veya solvent ile temizlenmelidir.

    2. İşlem; Temizlik ve Ön Hazırlık
    Bu işlemlerin herhangi birini yaptıktan yüzey üzerinde kalan tozların ya da yabancı maddelerin temizlenmesi için tüm yüzeyler tatlı su ile yıkanmaldır. Yabancı maddelerin yok edilmesi için uygulanan bu yöntem sistem başlangıcında uygulanacak astarın yüzeye daha iyi yapışmasını sağlar. İyi bir yüzey hazırlığı için yüzeydeki Yağ, kir ,toz gibi unsurlardan tamamen arındırılması gerekmektedir.
    DİKKAT; Yüzey mutlaka temiz bir bez ve tiner ile silinmelidir.

    2. Aşama; Astar ve Macun Uygulama
    Gerekli Malzemeler :
    1.Poliüretan esaslı tekne astarı
    2.Poliüretan esaslı armuz dolgu macunu
    3.Poliüretan esaslı tekne macunu
    4.Sonkat tekne boyası
    5.P.üretan Güverte verniği
    6.Zehirli boya astarı
    7.Zehirli boya (Antifouling)

    3. İşlem; Astar Uygulaması
    Çürüme ve böcek tahribatının iyileştirilmesi
    Boya söküldükten sonra çürümüş ya da zayıflamış bölümler tamir edilmeli ve yüzeye fırça veya rulo ile Poliüretan esaslı şeffaf emprenye astarı uygulaması yapılmalıdır. Ahşabın gözeneklerine komple nüfuz edebilen bu astar. ahşabı küf ,mantar gibi çeşitli organizmalardan korur, ve üstüne uygulanacak her türlü macun vernik ve boya için güçlü bir tutunma sağlar.
    *DİKKAT; Poliüretan astarlar malzemenin durumuna ve ahşabın sertliğine göre; % 20 ila 30 oranında inceltilmelidir. İnceltme sert agaçlarda % 30 – 40 oranında yumuşak ağaçlarda 20-30 civarında olmalıdır.
    *DİKKAT; Astar uygulaması yapıldıktan 4 veya 6 saat sonra mutlaka uygulama sistemi devam etmeli olası erteleme durumlarında 8-12 saat’i geçen uygulamalarda mutlaka 140 – 180 arası ince bir zımpara yapılmalıdır.
    *DİKKAT; Tüm uygulamalarda direkt güneş ışınlarına maruz kalınmamalıdır. Astar veya macun uygulamalarında güneş ışınları reaksiyonu hızlandırıp, elastıkiyeti düşürmektedir.

    4. İşlem; Armuz Yoklaması
    Lamine olmayan sarma tahtalı teknelerde eski kalafatlama işlemi yerine yapılan armuz yoklama macunu uygulaması,armuz olmayan ya da lamine ahşap teknelerde yüzeysel macun yoklaması yapılarak bu adım geçilir.
    Armuz dolgu macunları Solvent içermeyen, donduktan sonra (prizini aldıktan sonra) hacim kaybı yapmayan,elastik deniz suyuna ve kimyasal maddelere mukavim mekanik direnci yüksek bir macundur.
    *DİKKAT; Armuz yoklaması yapıldıktan 4 veya 6 saat sonra armuz aralarında şişen poliüretan dolgu macunu fazlasını dışarıya taşıracaktır. Bu fazlalıklar spatula veya keskin yüzlü bir bıçakla temizlenerek sisteme tekne macunu uygulaması ile devam etmeli olası erteleme durumlarında 8-12 saat’i geçen uygulamalarda mutlaka 80 – 100 arası zımpara yapılmalıdır.
    *DİKKAT; Katlar arası uygulamalarda zamanlama ve zımpara uygulama sağlığı açısından çok önemlidir.
    *DİKKAT; Tüm uygulamalarda direkt güneş ışınlarına maruz kalınmamalıdır. Astar veya macun uygulamalarında güneş ışınları reaksiyonu hızlandırıp, elastıkiyeti düşürmektedir.

    5. İşlem: Tekne Macunu Uygulaması
    Ahşap bir yüzeyin pürüzlerini gidermek ve kalın bir tecrit sağlamak amacıyla eskiden fazla değil, otuz kırk sene öncesine kadar, gemilerde boya yapılırken bunların hammaddeleri olan: üstübeç,bezir yağı,litapon,vernik ve tiner piyasadan alınarak boya ve macun gemilerde yapılırdı. Bu zamanda tüm macunlar hazır olarak satılmaktadır. Şimdi hemen hemen tüm gemilerde ve küçük teknelerde hazır yapılmış boyalar ve macun kullanılmaktadır.
    Poliüretan Esaslı, Dolgu Macunu
    Çift komponentli, poliüretan esaslı, solvent içermeyen, deniz suyuna, kimyasal maddelere ve aşınmaya mukavim prizini alırken hacim kaybı yapmayan macun. İki komponenti birbirine karıştırdıktan sonra viskoz bir yapıya sahiptir.Macun daha ziyade sıyırma tarzında kullanılır. Donduktan sonra sert lastik elastikiyetinde bir malzemedir.
    Poliüretan Nedir?
    Poliüretan , elastikıyet, yüzey dokusu, sertlik,basınç dayanımı, yoğunluk gibi birbirinden farklı çeşitleri bulunan geniş bir malzeme ailesinin genel tanımıdır.Poliol ve izosiyanat olarak tanımlanan iki bileşeninin birbiri ile reaksiyona girmesi sonucu oluşan poliüretan birçok sektörde kullanılmaktadır.

    Çift kompenentli malzeme kutuda homojen bir şekilde karıştırıldıktan sonra, macun küreği üzerine yeterli miktarlarda alınarak sıyırma olarak çekilir.
    Vernikli tekne su kesimi poliüretan macun kaplama

    Eski tekne Poliüretan macun sıyırma

    Sonlanmış macun. Zımpara yapılmış hali

    6. İşlem; Bordo Sonkat Boya Uygulaması
    Unutulmamalı ki boya ve boyama işçiliği hem çok pahalı bir iştir hem de iyi yapılmadığı takdirde, gerektiği şekilde sürülmediği, boyanın yüzeye yapışması, örtmesi yeterince sağlanamadğı takdirde boya kendisinden beklenen görevi yapamaz.
    Fazla boya sürerek altındaki maddeyi daha iyi koruyacağımız düşüncesi yanlıştır. Fazla boya dikey yüzeylerde akarak çirkin bir durum yaratacağı gibi, gereksiz giderlere de neden olur. Fırça üçte birine kadar boyaya hafifçe daldırılıp kutu, teneke, patlak kenarında fazlası içeri akıtıldıktan sonra kalan boya sert bir şekilde yüzeye iyice yedirilerek, birkaç kez de üstünde gidip gelinerek yapılmalıdır. Gerektiği takdirde fırça yalnızca yukardan aşağıya değil, yatay hareketlerle de fırça izinin kalmamasına dikkat edilmelidir.
    Sonkat tekne boyası;
    Alkid esaslı tek kompenentli parlak , deniz şartlarına fiziksel ve hafif kimyasal tesirlere dayanıklı, seri kuruyan, elastik ve örtücü boya.
    Sonkat Poliüretan esaslı tekne boyası; Çift kompenentli , reaksiyon kurumalı, poliüretan reçine esaslı yapışma özelliği yüksek high solid parlak bir sonkat boyadır. Su, deniz suyu asitler, kimyasallar ve aşınmaya maruz yüzeylerde kullanabilirsiniz.Yüksek parlaklığa sahip, güneş ışınlarına yüksek dayanımı olan süper örtücü bir sonkattır.

    7. İşlem; Vernikli Teknelerde Yaşam Mahalli Vernik Uygulaması
    Vernikler tekneyi ultraviyole ışınlarından koruma, direkt olarak tesir edecek güneş ışınlarının tahtayı aşırı kurutarak çatlatmasına mani olma, ahşabı daha sertçe bir katmanla darbe ve çiziklerden koruma, suyun ve bazı mikroorganizmaların ahşaba işlemesini engelleme ve ahşabın güzelliğini olabildiğince ortaya çıkarma amacıyla kullanılırlar.
    Vernikler tamamen şeffaf olabildikleri gibi, ahşaba istenen doğrultuda belli bir renk verebilmek için (örneğin koyu kırmızı maun rengi) boya pigmentleri ile de üretilirler. Vernikler de, aynen boyalarda olduğu gibi, tek komponentli, yağ bazlı; veya çift komponentli ve mesela poliürethan esaslı olabilirler. Poliürethan vernikler güneş ışınlarına dayanıklı ve kimyasal dirençleri yüksek verniklerdir.
    Tamamen korumasız bir ağaç verniklenirken İlk önce Poliürethan esaslı şeffaf emprenye astarı uygulaması yapılmalıdır. Ahşabın gözeneklerine komple nüfuz edebilen bu astar uygulanacak her türlü vernik için güçlü bir tutunma sağlar.
    Ahşapta yeterli korumayı sağlama ve ahşabın tüm desen ve güzelliği ile ortaya çıkacağı belli bir derinlik hissi uyandıran görüntüye ulaşabilmek için, ara zımparalama şartıyla, beş ila sekiz kat vernik yapılması tavsiye edilir.

    8. İşlem; Astar ve Antifouling Uygulaması
    Macunu bitmiş ve zımparalanmış yüzeyi temiz ve tinerli bezle tozlardan arındırmalısınız.
    Vinil esaslı Zehirli Boya Astarı’nı % 5 oranında epoksi tiner ile incelterek su kesimini astarlayınız ve kurumasını bekleyiniz. Katlar arası bekleme süresi 5 – 6 saattir. Eski ve cinsi belli olmayan zehirli boyalar üzerine mutlaka kullanılması gerekmektedir.


    Zehirli boya astar uygulaması.

    Eski zehirli boya.

    Zehirli boya uygulaması;
    Zehirli Boyalar;
    Selfpolishing tipi zehirli boyalarda, boyanın etkisi kat başına 3 ay civarındadır. Çekek süreniz 12 ay ise 4 kat zehirli tatbik etmeniz ve aşırı aşınan bölgeleri ek katlar korumanız gerekli olacaktır.
    • Su hattı boyu gerçek su hattından tesbit edilmelidir, filatonun üst kenarı yanıltıcı olabilir.
    • Koyu renk zehirli boyaların koruma özellikleri, açık renkli boyalardan daha fazladır. Koyu renk zehirli boyalar tercih edilmelidirler.
    • Kakamoz da tabir edilen midyeler, salgıladıkları çok etkin tutkal sayesinde teknenizin karinasına yapışırlar. Bu kakamozları koparırken ahşap tekneye zarar vermemeye dikkat edilmelidir.Teknenin karinasına kakamoz yerleşmesi mutlaka önlenmelidir.
    • Selfpolishing boyalar, belli bir ortalama hıza göre tasarlanmıştır. Tekne uzun süreler bu hızın çok altında seyrederse (veya limanda yatarsa) teknenin altı kirlenir. Aynı şekilde, tekne çok hızlı seyrederse (veya yanlış zehirli tatbik edilmiş ise) boya gereğinden hızlı erozyona uğrar ve tekneyi erken kızak gerekebilir.
    • Motoryatlar için tasarlanan zehirli boyalar, ticari teknelerin aksine karışık bir kullanma rejimine ve özellikle uzun hareketsiz sürelere göre optimize edilir. Ucuza alınan ticari gemi zehirli boyaları gezi teknelerinde aranılan sonucu vermeyebilirler.
    Genel Boya Uygulama Yöntemleri:
    Boya uygulamalarında kullanılan başlıca yöntemler fırça ve rulo ile yapılan uygulamalar ile püskürtme yöntemidir.
    Fırça ile yapılan uygulama geleneksel bir yöntem olup, genelde hemen her boya için geçerlidir. Özellikle sık sık kesme gereken, renk değişen küçük parçalanmış yüzeylerin boyanmasında uygun bir yöntemdir.
    Hızlı kuruyan boyaların fırça ile uygulanmalarında da zorluklarla karşılanmaktadır, özellikle büyük satıhların boyanmasında daha büyük sorunlar ile karşılaşılmaktadır.
    Rulo ile yapılan uygulamalar büyük ve kesintisiz yüzeylerde, örneğin su kesimi , flato , güverte döşemelerde fırçaya nazaran çok daha hızlıdır. Ancak sık sık boyanın kesilmesi gereken durumlara uygun değildir. Ayrıca rulo ile yapılan uygulamalarda dar açılı bir köşeleri ve tekne elemanlarının birleşme hatlarını boyayabilmek için fırça gerekmektedir.
    Boya Malzemelerinin Depolanması:
    Boyaların depolanması, boyanın tipine ve depolama şartlarına göre değişir. Tek kompenentli sentetik boyalar, normal atmosfer şartlarında uzun zaman muhafaza edilebildiği halde, Çift kompenentli sonkat poliüretanlar, Çift komp. macunlar, ve vernikler astarlar bir yıl içerisinde bozulabilir. Bazı pigmentli boyalar, sert bir çökeltme yapmaksızın bir sene veya daha fazla bir süre depolanabilirler.
    Diğerleri, bilhassa kırmızı sülyen boyalar, karıştırılmadan bırakıldığı taktirde, birkaç ay içinde sert bir şekil alırlar. Genel olarak, tedricen, belirli sebeblerle etkilenen boyalar, sıcaktan, soğuktan olduğundan daha fazla etkilenirler.
    Boyalar üstü kapalı ve vantilasyonun kabil olduğu yerde muhafaza edilmelidir. Boyalar genellikle yanabilir olduğu unutulmamalıdır. Çeşitli tip boyaların muhafaza edildiği yerlerde, istenildiğinde aranılan boyayı bulmak için sistemli bir tasnif yapılmalıdır. Kapların üzerindeki etiketler ve yazılar, bilhassa açık havada zamanla silinirler. Böyle bir durum müşahade edildiğinde etiketler yenilenmelidir. Pigmentli boya kapları, her ay veya iki ayda bir sert çökeltme yapmalarını önlemek için alt üst edilmelidir.

    SONUÇ:
    Kısaca özetlersek Boya ve vernik ürünlerini iki gruba ayırabiliriz. Tek komponentli ürünler ve iki ayrı malzemenin karıştırılmasıyla oluşan çift komponentli adını alan ürün grupları.
    Genelde tek komponentli boyalar herkezce uygulanması daha kolay, daha ucuz ve bir parça daha elastiki özelliği olup, teknenin çalışması sırasında oluşan ufak çatlakları vs daha iyi gizleyebilen, ancak daha kısa ömürlü ürünlerdir.
    İki komponentli ürünler daima ana malzeme ve sertleştiriciden oluşur. Bu iki komponent verilen ölçülerde karıştırılır ve bu işlemden kısa süre sonra uygulanmalıdır. çift kompenetli boyalar kimyasal reaksiyon neticesi "sertleşirler. Boya mekanik açıdan çok dayanıklıdır ve yıllarca bakım gerektirmez. Su kontrplakları dahil, tüm tekne inşa malzemeleri için tavsiye edir. Çift komponentli boyalar teknelerin gövdelerinin olası çalışmalarına uygun esneklikte olmalarına dikkat edilmelidir.

    Mehmet BALOGLU'na teşekkür ederiz..
    __________________

    Fiber Teknelerin Bakımı Boyanması



    Fiber tekneler diğer adı ile CTP cam elyafı ve reçinelerden oluşan plastik bir malzemedir. Hafifliğinin yanısıra yeterli mukavemet değerlerine sahip olması,ve uzun süre Tekne Bakımı ile uğraşmak istemeyenlerin teknesidir “ FİBER “
    Tabi hiç bakım gerektirmeyen bir malzeme değildir. Diğerlerine oranla daha az emek gerektirir. Tekne yaşlandıkça bakım ihtiyacı artar. Teknenin dış yüzeyinde teknenin bordasına renk veren jel-coat zamanla çatlar ve renk özelliklerini kaybeder,matlaşır solar. Bir süre sonra teknenin boya ve bakım işlemleri belli aralıklarla yapılması gerekir.
    1. İşlem; Gerekli aletler ve Eski Jelkotların Temizlenmesi
    Taş motoru, jelkotu çıkarmak ve yüzeyi temizlemek için. Jelkot, sıyırıcı bir rende veya mekanik titreşimli zımparalar Temizlik işlemi esnasında dikkat edilmesi gereken husus; işlem esnasında ortaya çıkan sağlığa zararlı tozdur. Ekipmanı kullanan kişinin koruyucu elbise, toz maskesi ve gözlük kullanması gerekmektedir. Gerekli aletler yardımı ile eski jelkot tekneden çıkarılıp, düz ve pürüzsüz bir yüzey elde edilebilir.
    2. İşlem; Yüzeyin uygulamaya hazırlanması ve Ön Hazırlık
    Jelkot çıkarıldıktan sonra tekne tatlı basınçlı su ile yıkanarak, yüzeydeki tuz ve diğer artıklardan tamamen arındırılmalıdır.
    3. İşlem; Macun uygulaması
    IC Marin P.U 114/A ana komponenti ve sertleştiricisi karıştırıldıktan sonra 30 ila 45 dakika içinde lokal olarak sıyırma şeklinde deformasyon olan yüzeylerde düzeltme gereken yerlere tatbik edilir. Sıyırma işlemini reaksiyon tamamlanmadan bitirmeniz gerekmektedir.
    4. İşlem; Zımpara ve Temizlik
    Bu işlem yapıldıktan en az 6 veya 8 saat sonra 140 – 160 no zımpara ile başlayıp 200 – 220 no zımpara ile yüzeydeki prüzsüz görünümü sağlayın. Zımpara işleminden sonra tekne yüzeyinde kalan tozların ya da yabancı maddelerin temizlenmesi için tüm yüzeyler tatlı su ile yıkanmalıdır. İyi bir yüzey hazırlığı için yüzeydeki Yağ, kir ,toz gibi unsurlardan tamamen arındırılması gerekmektedir.

    5. İşlem ; Arakat uygulaması
    Vinil esaslı Prosilver arakat astarı % 5 oranında epoksi tiner ile incelterek uygulayınız.
    6. İşlem; Sonkat Boya uygulaması
    IC 123 Beyaz ana komponenti ve sertleştiricisi karıştırıldıktan sonra rulo fırça veya pistole ile uyguluyabilirsiniz.
    Sonkat Poliüretan esaslı tekne boyası ; Çift kompenentli , reaksiyon kurumalı, poliüretan reçine esaslı yapışma özelliği yüksek high solid parlak bir sonkat boyadır. Su, deniz suyu asitler, kimyasallar ve aşınmaya maruz yüzeylerde kullanabilirsiniz.Yüksek parlaklığa sahip, güneş ışınlarına yüksek dayanımı olan süper örtücü bir sonkattır.

    Sürekli denizde kalan FİBER tekneler için su kesimi zehirli boya uygulaması gerekir. Kuma yada lifte çekilen tekneler için zehirli boya uygulaması yapılması zorunlu değildir.
    Su kesimi uygulaması

    7. İşlem; Zehirli Boya Astarı uygulaması
    Vinil esaslı Zehirli Boya Astarı’nı % 5 oranında epoksi tiner ile incelterek su kesimini astarlayınız ve kurumasını bekleyiniz. Eski ve cinsi belli olmayan zehirli boyalar üzerine mutlaka kullanılması gerekmektedir.
    8. İşlem; Zehirli Boya uygulaması
    Teknenizin özelliklerine göre doğru zehirli boyayı belirlemek çok önemlidir. Bu seçimde teknenizin tipi, azami hızı, bulunduğu liman veya marinanın bölgesi, bağlı kalma süresi dikkate alınmalıdır.
    Klasik Selfpolishing boyalar, belli ortalama hızlara göre tasarlanmıştır. Tekneniz uzun süreler bu hızın çok altında seyrederse (veya limanda uzun süreli yatarsa) su kesiminiz kirlenir. Yada, tekneniz çok hızlı seyrederse (fazla mile dayanıksız yanlış zehirli tatbik edilmiş ise) zehirli boya kontrolsüz çözünerek teknenizi erken çekek yapmanızı gerektirebilir.
    Teknenizin baş ve kıç kısımlarında aşırı aşınan bölgeleri ek katlarla korumanızda gerekecektir.
    Zehirli boya uygulamanızı sabahtan başlıyarak 1. kat 6 - 8 saat sonra 2. kat zehirli boya ertesi gün sabah 3. kat ile tamamlıyabilirsiniz.
    Rüzgarınız bol,şansınız daima sizinle birlikte olsun
    Saygılarımla,
    IC Marin
    Mehmet BALOGLU

    Ahşap Teknelerde Kullanılan Boyalar

    Ahşap Teknelerde Kullanılan Boyalar
    ve Uygulama Teknikleri


    Zafer TİTİZ
    Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi
    Gelibolu Piri Reis Meslek Yüksekokulu
    Gemi Makineleri Programı
    Öğretim Görevlisi

    Giriş
    Güzel, güneşli yaz aylarını geride bıraktığımız şu günlerde tekne sahipleri yavaş yavaş teknelerini karaya çekmeye başladılar. Bazı tekne sahipleri de teknelerinin limanda emniyetli ve uygun bir şekilde kışlaması için gerekli tedbirleri almaktalar. Bu yazımızın, henüz teknelerini kışlama pozisyonuna almamış olanlar için daha yararlı olacağı kanaatindeyim. Teknemizi limana bağladıktan sonra eğer bir ilgilenenimiz yoksa, çoğu zaman gözümüz arkada kalır. Limanın güvenliğinden tutun da çıkabilecek sert fırtınalar bile hep gözümüzün önüne geliverir. Hele bir de uzun süre teknemizden uzak kalacaksak, şimdiden seneye yapmamız gereken yaz öncesi bakımını bile düşünmeye başlarız. Aslında düşünmemiz gereken, gelecek yaz öncesi yapacaklarımızdan çok, bu kış teknemizin nasıl daha az zarar görmesini sağlayacağımızdır. Eğer önlemimizi alırsak önümüzdeki yaz hem daha az masraf yaparız, hem de teknemizi daha sağlıklı buluruz.

    Tekne Bakımı Neden Önemlidir?
    Nedir peki limanda teknemizi bekleyen tehlikeler? Her yaz teknemizin boyanması için yüklü miktarda masraf yaparız. Teknemizin sağlığı, ömrü ve bizim güvenliğimiz için olduğu kadar, kullandığımız teknemizin güzel görünmesi için de bu masraflardan kaçınmayız ve kaçınmamamız da gerekir. Çünkü deneyimli denizciler bilir ki deniz şakaya gelmez. Böyle üzücü bir deneyim yaşayan bir tanıdığım geldi şimdi aklıma. Konunun önemi açısından yaşanan olayı kısaca aktarayım size. Yeni satın aldıkları tekneyi hiç bakım yapmadan iki yıl karada bıraktıktan sonra işin ehli olmayan kişilere para karşılığı iki üç günlük bir çalışmayla boya yaptırıp denize attılar. Tekne denize atılır atılmaz su yapmaya başladı. İki gün su kesilmedi ve üçüncü gün tekne limanın içinde göz göre göre battı. Evet bu kadar önemli teknenin bakımını yapmak. Bu konuda güvendiğiniz kişiler bile bazen yeterli özeni göstermediklerinden, bazen de bilgisizlikten önemli teknik hatalar yapmaktalar. Tekneniz batmaya bilir ama uygun zamanda gereken bakımı yapmazsanız önce de söylediğim gibi daha fazla para, zaman ve çaba harcarsınız.
    Sizlere bu yazımda ahşap teknelerde kullanılan boyalardan ve uygulama tekniklerinden bahsedeceğim. Boyacılık aslında sanıldığı kadar kolay bir iş değil. Kesinlikle ustalık isteyen, deneyim gerektiren bir zanaattır. Ama bu kendi teknenizi kendiniz bir usta gibi iyi boyayamazsınız demek değildir. Zamanla uygun teknikleri kullanarak daha akılcı bir yöntemi kendiniz bile yaratabilirsiniz. Ancak önemli olan kullanacağınız malzemeyi ve araçlarınızı iyi tanımaktır. Boyama işi için uygun mevsimi, zamanı ve yeri seçmek de önemlidir. Yağmurlu ya da çok rüzgarlı bir havada boya yapmamak gibi. Boyama işine başlandıktan sonra uzun aralar verilmemeli, mümkün olduğunca kısa sürede teknenin boyama işlemi bitirilmeli ve tekne denize atılmalıdır. Limanda kışlatma imkanı varsa tekneyi karada değil limanda kışlatmak her zaman için tercih edilmelidir. Ancak bulunduğunuz bölgenin ve limanın kış aylarındaki hava şartlarını, aldığı rüzgarları göz önünde bulundurmalısınız. Ayrıca bırakacağınız liman yosunlaşmaya fazla elveri_şli mi, zararlı deniz canlıları barındırıyor mu, liman masrafları çok yüksek mi, tüm bunları da değerlendirmelisiniz. Eğer şartlar olumsuzsa teknenizi karaya çekmeniz daha doğru bir seçim olacaktır.
    Denizde kışlayan teknelerle karada kışlayan teknelerin yaz sezonu öncesi bakımları farklıdır. Denizde kışlayan tekneler suda deniz canlılarından etkilenirler. Yosunlaşma, midye kabukları ve bazı deniz canlıları teknemizin denizdeki en büyük düşmanlarıdır ve kış boyunca teknemiz bu canlılara karşı savunmasızdır. Tüm bunlara rağmen teknenin denizde kalmasının yararları sakıncalarından fazladır. Öncelikle tekneyi doğal ortamından ayırmamış olursunuz. Ahşabın uzun süre kuru kalması zamanla açmasına, üzerinde boya çatlakları oluşmasına neden olur. Teknelerin kışlama koşulları başka bir yazıda ayrıntılı incelenebilir. Bu yazımızda; teknemizin koruyuculuk özelliğini nasıl arttırabiliriz, teknemizi bu zararlı deniz canlılarının meydana getirdiği zararlardan en az etkilenebilecek şekilde nasıl ve ne tür malzeme ile koruyabiliriz bunu inceleyeceğiz.
    İşe, kullanmamız gereken malzemeleri tanımakla başlayalım;

    Boya Nedir?
    En temel malzememiz kuşkusuz kullanacağımız boya. Boya nedir, temel özellikleri nelerdir ?
    Boya uygulandığı yüzeyleri güzelleştiren ve o yüzeyler üzerinde koruyucu bir tabaka meydana getiren malzemedir. Genel ve basit hali ile bu şekilde tarif edilen boya, uygulama yerine göre cinsi, kullanma şekli gibi çeşitli farklılıklar gösterir. Bir boya ancak doğru ve uygun şekilde uygulanılırsa en iyi sonucu verir. Örneğin bazı boyalar inceltilmez. İnceltilmesi gereken de boyalar doğru inceltici kullanılarak inceltilmelidir. Zehirli boyalarda uygulama ve denize atma sürelerinde farklılıklar vardır. Bu nedenlerle öncelikle uygulayacağımız boyayı iyi tanımalıyız. Doğru amaçla kullanıyor muyuz, uygulama tekniğini doğru biliyor muyuz gibi sorulara kesin yanıtlar verebilmeliyiz. Boya üzerindeki etiket bilgilerinden ya da boya satıcılarından sağlıklı bilgilere ulaşmalıyız. Yapılan en temel hatalardan biri boya üzerindeki etiket bilgilerini dikkate almamaktır.

    Teknelerde Kullanılan Boya Çeşitleri ve Özellikleri
    Teknelerde kullanılan boyalar üretildikleri sentetik reçine tipine göre dört ana grupta incelenirler. Alkidler, viniller, poliüretanlar ve epoksiler. Alkid boyalar su üzerinde bulunan tüm yüzeylerde kullanılabilir, çabuk kurur ve piyasa fiyatı diğerlerine nazaran daha ucuzdur. Vinil tipte boyalar özellikle karina bölgesinde kullanılır diğer bölgelere de tatbik edilebilir. Yumuşak özellikte ve aşınmalara karşı dayanıklı bir boyadır. Üzerine uygulanacağı boyayı kaldırır. Bu nedenle uygulanacak yüzey boyalı olmamalı ya da daha önceki boyanın da vinil olmasına dikkat edilmelidir. Değilse, yüzey çok özenli bir şekilde önceki boyadan temizlenmelidir. Aksi takdirde vinil diğer boyaları bozacak ve kaldırarak hem kötü bir görünüm oluşmasına, hem de teknemizin ahşabının zarar görmesine neden olacaktır. Poliüretan boyalar ise genellikle su üstü kısımlarda kullanılır ve aşınmalara karşı çok dayanıklı olduklarından yağlı, kirli, tuzlu bölgelerde kullanılması uygundur. Teknenizin güneş gören bölgelerinde de güvenle kullanabilirsiniz. Diğer boyalara göre biraz daha fiyatı pahalıdır. Epoksi boyaları tüm yüzeylerde güvenle kullanabilirsiniz, dayanıklı bir boyadır. Özellikle sac tekneler için çok uygundur, ancak pahalı bir boyadır ve renk kaybı yüksektir. Boyaları kullanacağımız yere göre seçersek boyalardan daha yüksek oranda verim alırız. Farklı yerlerde, farklı boya kullanmak maliyetli gibi gözükse de, ileride yaşayabileceğimiz sorunlarla kıyasladığımızda karlı olduğumuzu görebiliriz. Ayrıca pahalı bir boya alıp, gereksiz yerlere kull******r da yok değil. Boyaların önemli özelliklerinden biri de taşıdıkları renge göre fonksiyonları da değişebilir. Örneğin güneşten az etkilenen bir boya almak isterken siyah rengi tercih ederseniz küçük ama önemli bir mantık hatası yapmış olursunuz. Çünkü siyah renk güneş ışınlarını emer, daha çabuk renk kaybı gösterir ve teknenizin yaz aylarında güneşli havalarda daha çok ısınmasına neden olur. Genellikle dış yüzey boyalarının beyaz seçilmesinin de temel nedeni budur. Bu arada parlak ve açık renkler de güneş ışığının daha fazla yansımasına ve göz kamaşmalarına neden olur. Parlak renkler son katlara uygulandıklarında yüzeydeki pürüzleri, çatlakları daha fazla belli ederler. Bu nedenle son katlarda yarı mat boya uygulanması ileride daha güzel bir görünüm oluşturur. Kaynakwh webhatti.com: Ahşap Teknelerde Kullanılan Boyalar ve Uygulama Teknikleri


    Antifouling Boyalar
    Bu tür boyalar, fouling organizmaları dediğimiz; insan tarafından yapılmış araç ve gereç yüzeyleri üzerinde tutunan ve gelişen bitkisel ve hayvansal organizmalar topluluğunun üzerinde bulundukları araçlara ve gereçlere zarar vermelerini engellemek için bu canlıların barınamadığı ortamlar oluşturur. Aslında olay bu kadar basit değildir. Organizmaların verdiği zararları kapsayan ve kesin bir biyolojik kavramdan ziyade konuya önem kazandıran pratik bir terim olarak “fouling organizmaları” terimini kullanmaktayız. Bununla birlikte bu terim bütünüyle biyolojik bir olayı ifade eder. Yüzeyin ağaç olması durumunda, foulingle birlikte ağaç delici organizmalar tarafından meydana getirilen “biyolojik delinme” olayı oluşur. Dolayısıyla çoğu kere bu iki konu birlikte anılır. Fouling olayının dünya lisanlarında anılışı “kirletici” veya “tutunucu” organizmalar şeklindedir. Denizci dilindeki Türkçe karşılıkları ise “yosunlaşma”, “sakallanma”, “kabuklanma” veya “kışırlanma”dır. Örneğin biz gemi makine mühendisleri, kulerlerde meydana gelen bu olay için "kışırlanma" tabirini kullanırız. Bizim teknelerimizde meydana gelen ve bizi her sene masrafa sokan olay da bilimsel adıyla “tekne karinası foulingi”dir. Teknelerin tarihte ilk kullanılmaya başlandığı dönemlerden itibaren bu konu hep önem arz etmiştir. Teknenin ömründen hızına kadar pek çok sorunlara neden olan bu olay, antifouling boyalar kullanılarak önlenmeye çalışılmaktadır. Antifouling boyalar fouling organizmalarına yönelik yapıldığı ve fouling organizmaların da çeşitli sularda faklılık arz ettiği düşünülürse, farklı sularda farklı antifouling boyalar kullanılması gerekebilir. Fouling organizmalar Karadeniz’de, Marmara’da, Akdeniz’de de farklılıklar gösterir. Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Hidrografi ve Oşinografi Komutanlığı'nın bu konuda yayınlamış olduğu “Türkiye Limanlarında Fouling ve Boring Organizmalar” adı altında bir inceleme kitabı mevcuttur. Konu ile ilgili olarak bu kaynaktan daha fazla bilgi edinebilirsiniz.

    Antifouling Boyalar ile İlgili Son Bir Gelişme
    Boya endüstrisi sürekli değişen, gelişen bir endüstri. 1980’ li yıllarda pek çok ülke, marinalarda ve benzeri düşük su gelgitlerine sahip alanlarda, TBT içeren zehirli boyaların, deniz organizmalarına verdiği olumsuz etkilerden dolayı özellikle küçük teknelerde kullanımını yasaklamıştı. 1 Ocak 2003 tarihinden itibaren de IMO (Uluslararası Denizcilik Örgütü) MEPC (Deniz Çevresini Koruma Komitesi), TBT (kalay) içeren zehirli boya uygulamalarının ve 1 Ocak 2008’den itibaren de bu tip boyaların gemi karinalarında bulundurulmasının yasaklanmasını kabul etti. Yasaya göre antifouling sistem boyalar içinde zararlı organotinler içeren boyaları kullanan gemilere kısıtlamalar getiriliyor. Denizcilik boya sanayini etkileyen bu gelişmelerden sonra da bazı firmalar TBT(Kalay) içermeyen zehirli boya üretimine hız verdiler.

    Kullanmamız Gereken Uygun Boya Aletleri Nelerdir?
    Boyanın tanımını yaptıktan ve teknelerde kullanılan çeşitli boyalar hakkında bilgi verdikten sonra sıra kullanacağımız yardımcı aletlerimize geldi. Daha sonra da kısaca yüzey hazırlığından ve boyanın uygulama metotlarından bahsedeceğim.
    Fırça: İyi bir boya fırçası, boya ve verniğe hakim olmalıdır. Fırçanın kılları boyayı darbeleyip, sürükleyebilecek kadar sert, ama aynı zamanda da yumuşak bir sürtünme temin edecek kadar da esnek olmalıdır. İyi bir sonuç, ancak iyi bir fırça ile alınabilir. Fırçalar hakkında şu temel kullanım kurallarını sıralayabiliriz;
    1-Yeni bir fırçayı tozlarından temizlemek için de olsa yıkamak, bükmek, kopuk telleri dökmeye çalışmak gibi hırpalayıcı şekilde temizlemeye çalışmak yanlış bir davranıştır.
    2-Yeni fırçayı son katlarda kullanmadan önce fırça uçlarını alıştırmak için astar için kullanmalıyız.
    3-Fırça boya kutusuna, fırça kıllarının yarısına kadar daldırılmalıdır. Kutudan çıkarmadan önce kutu kenarına boyanın fazlası sıyrılmalıdır.
    4-Fırça boyamaya ara verildiğinde kutu içerisinde bırakılmamalı ve kutu üzerine yatırılmamalıdır.
    5-Boya işlemi bittikten sonra fırça kesinlikle temizlenmelidir. Temizleme işlemi için uygun inceltici kullanılmalı; sentetik boya (halk dilinde :yağlı boya) için sentetik tiner ya da terebentin kullanılmalıdır.
    6-Fırçayı uzun süre bırakacaksak; fırçayı tiner-bezir karışımı içinde saklamak, fırçanın en iyi şekilde korunması için uygundur. Bu şekilde saklanacak fırça tekrar kullanılacağı zaman burularak ve sıvazlanarak iyice kurutulmalıdır.
    7-Boyayı karıştırmak ya da boyanacak yerin tozunu almak için fırçanızı kullanmayın. Bu işler için daha ucuz fırçaları kullanın.
    Bu temel kurallara uyarak fırçanızın ömrünü arttırdığınız gibi, fırçanızdan azami yararı da elde edersiniz.

    Ispatula: Eski boyaların kazınmasında ve yüzeye macun çekilmesinde kullanılır. Çeşitli boyda ve kalınlıkta farklı amaçlara yönelik ıspatulalar kullanılmaktadır.

    Zımpara Kağıdı: Boyanacak yüzeyin hazırlanması amacıyla kullanılan zımparalar pürüzsüz yüzeyler elde etmekte kullanılırlar. “0” ile “4” numara arasında değişen kalınlıklarda zımparalar bulunur. En incesi “0”, en kalını “4” numaradır. “3”ve “4” numara yüzey hazırlamada, “2” numara macun zımparasında, “1” numara zımpara astar tatbikatında ve “0” numara zımpara da boya zımparasında kullanılır. En son su zımparası dediğimiz bu zımpara ile yüzey üzerinde ince tesviyeler yaparsanız daha iyi sonuç alırsınız. Her boya katından sonra zımpara yapınız ve zımparaladığınız yüzeyi tinerli bez ile siliniz.

    Jet Motoru: Farklı yerleşim yerlerinde farklı isimlerle anılır. Asıl adı zımpara taş motorudur. Denizcilikte jet motoru adıyla yaygın olarak kullanılır. Zımpara ile alınması güç olan boya kalıntılarının alınmasında etkilidir. Zımpara kullanımına göre daha pratiktir. Kullanılması deneyim ister, dikkatsiz kullanıldığında üzücü kazalara sebebiyet verebilir. Yanlış kullanımlarda kötü sonuçlar alınabilir. Örneğin ahşabı kaldırarak kırılmasına, zedelenmesine ve oyuklar oluşmasına neden olabilirsiniz. Usta ellerde zamandan kazandırır. Çıplak ağaç elde ederek sıfır tekne boyamanın zevkini ve kolaylığını verir. Çıplak ağaç üzerine uygulanacak boya hem daha sağlıklı olur, hem de kendini gösterir. Aynı sonucu zımpara ve ıspatula ile elde etmek oldukça zor ve uğraştırıcıdır. Piyasada çok çeşitli ve çok farklı fiyatlarda taş motorları vardır. Ucuz taş motorlarına aldanmamak gerekir. Çünkü taş motorlarının en büyük özelliği çok fazla zorlanmaları, uzun süre çalışmaları ve bunun neticesinde fazla ısınmalarıdır. Eğer ben yine de ucuzunu alacağım diyorsanız, size tavsiyem, motoru kısa aralıklarla soğutarak kullanmanız. Aksi takdirde kısa sürede motoru yakarsınız ve artık taş motorunuz kullanılamaz olur. Zımparayı hem daha pratik, hem de daha güvenli ve ağaca fazla zarar vermeden en iyi titreşimli zımpara makineleri ile gerçekleştirirsiniz. Zımparanın kalınlığını istediğiniz gibi seçebilirsiniz. Uygularken zımpara taş motorunda yaptığımız uyarıları da dikkate alın. Aynı yüzeyde uzun süre çalışmayın.

    Boyama Nasıl Yapılır?
    Artık malzemelerimizi tanıdığımıza göre boyama işleminin nasıl uygulanması gerektiği konusuna girebiliriz. Boyama işlemi belirli bir sistem dahilinde uygulanmalıdır. En mükemmel sonuca bu şekilde ulaşabiliriz. Boyama işleminde uygulamamız gereken sistemler şu şekilde sıralanır.

    Boyama İşlemi Öncesi Hazırlıklar
    1- Uygun mevsimi seçmek. Dikkate alınacak etmenler; yağmur, rüzgar, sıcaklık. Yağmurlu ve çok sıcak bir hava olmamalı. Sıcaklık 10 ile 30 ˚C arasında olmalıdır. Sıcak yaz aylarında güneş altında çalışmak sağlığımız için zararlıdır. Hafif rüzgarlı, ılıman bir hava boyanın kurumasını kolaylaştırır, ancak rüzgarlı bir hava çalışma koşullarını ağırlaştırır.
    2-Uygun tarihi, saati belirlemek; boyama sistemini aksatmayacak şekilde zamanlama yapmalıyız. Boyama işlemi kesinlikle yarım kalmamalıdır.Kaynakwh webhatti.com: Ahşap Teknelerde Kullanılan Boyalar ve Uygulama Teknikleri
    3-Çalışma ortamını hazırlamak; gereksiz, çalışmamızı engelleyecek malzemeyi kaldırmalı, mümkün olduğunca rahat bir çalışma ortamı oluşturmalıyız. Çevreden toz gelmeyecek gölge bir yer seçilmeliyiz.
    4-Kullanılacak malzemeyi önceden tedarik etmeliyiz. Malzeme ve aletleri kolay erişilebilir bir yerde mümkün olduğunca bir arada bulundurmalıyız. Malzeme aramak için çalışmayı yarıda kesmek hem boyama işleminin verimini düşürür, hem de gereksiz yere sinir harbine sebep olur.
    Artık boyama işlemine başlayabiliriz.

    Ahşap Teknelerde Boyama Sistemleri
    Ahşap tekneler boyanırken iki ayrı durumda farklı yöntemler uygulanır. Eski boyalı ahşap yüzeylerin yeniden boyanması ve yeni ahşap yüzeylerin boyanması.

    YENİ AHŞAP YÜZEYLERİN BOYANMASI
    Yüzey hazırlığı ve temizliği: Boya sisteminin yüzeye yapışmasını arttırmak için temizliğin çok iyi yapılması gereklidir. Deterjanlı su ile yıkama yapılması tavsiye edilir. Özellikle yüzeydeki budak ve reçineli kısımları mümkünse kimyasal maddelerle çözünüz veya yakınız ve selülozik tiner ile iyice siliniz. Yüzeydeki toz, yağ ve kirleri temizleyiniz. Tam düzgün bir yüzey için zımpara yapınız. Zımparayı ağacın suyu yönünde yapmak daha uygundur. Astar uygulamadan önce, ahşabın lifleri arasına girerek ahşabın direncini ve astarın yapışmasını arttıran, bakteri, küf ve mantarın olumsuz etkilerini azaltan koruyucu özellikte bir doyurucu ve koruyucu malzeme kullanmak, sonucun mükemmelliğini garanti eder. Bu iş için genellikle bezir kullanımı yaygındır. Bu ise önemli bir hatadır. Çünkü bezir bakteri üremesi için uygun ortam yaratır. Bu yüzden uzmanlar bezir kullanılmasına kesinlikle karşılar. Koruyucu olarak özellikle teknelere yönelik hazırlanmış suya karşı mukavemeti olan, suyun geçirgenliğini önleyici ürünleri tercih etmeliyiz. Bu amaçla üretilen poliüretan bağlayıcılı ahşap astarları tercih edilmelidir. Tercihe göre bir ya da iki kat uygulanabilir. Tüm boyama sistemlerinde öncelikle primer boya uygulanmalıdır. Ancak üzerine uygulanacak macun ile uyumuna dikkat etmelidir. Ağaç yüzeylerde poliüretan macunların en iyi sonucu verdiği unutulmamalıdır.

    YENİ AHŞAP YÜZEYLER İÇİN BOYAMA SİSTEMLERİ
    1- Teknenin Sualtı (karina) Boyama Sistemleri:
    Tek komponentli ya da çift komponentli olmak üzere iki şekilde uygulama yapılabilir. Tek komponentli sistem, çift komponentli sistemlere göre daha az maliyetli ve daha pratiktir. Ancak daha dayanıklı bir boyama yapmak istiyorsak çift komponentli sistemleri tercih etmeliyiz.

    1.a-Tek Komponentli Boyama Sistemi:
    1-Yüzey hazırlığı yapıldıktan ve astarı çekildikten sonra ilk yapılacak olan; özellikle ahşap teknelere yönelik olan ürünlerden iki kat zehirli boya astarı çekmektir. Katları çekerken ince çekmeliyiz ve daha önce belirttiğimiz uygun olan zımpara ile her katta zımpara ile yoklama çekmeliyiz. Böylelikle çektiğimiz katların ileride kabarmasını önlemiş ve de pürüzsüz uygun yüzeyler hazırlamış oluruz. Zehirli boya astarı olarak klor kauçuk reçine bağlayıcılı ürünler örnek olarak verilebilir. Bir denizcinin çevreci davranması da önemlidir ve bu nedenle aldığımız ürünün TBT(Kalay) içerip içermediğine de dikkat etmemiz yerinde bir davranış olur. Bakır oksitli zehirli boyaları tercih edebiliriz.
    2-İki kat antifouling boya çekilir. Boyayı da astar gibi ince çekmeliyiz. Uygun boya zımparası ile ilk katı güzelce zımparalamalıyız.
    Mantık olarak, sualtı (karina) kısmını en son boyamalıyız. Her yerde olduğu gibi teknelerde de boyama işlemine yukarıdan başlanır. Zehirli boyanın özelliğine göre teknemizi uygun süre içerisinde denize atmalıyız. Bu konuda boya etiket bilgilerine harfiyen uymalıyız. Zehirli boyanın çok katlı çekilmesi, boyanın yararlı ömrünü uzatır.

    1.b-Çift Komponentli Boyama Sistemi:
    1-Yüzey hazırlığı yapıldıktan sonra; su geçirmeme özellikli iki komponentli epoksi bağlayıcılı zehirli astar boya iki kat çekilmelidir.
    2-Ardından yine iki kat, çift komponentli epoksi bağlayıcılı, yüksek su geçirmezlik direncine sahip özelliklerde bir macun çekilmelidir.
    3-Bir kat sentetik polimer bağlayıcılı ince bir astar atılmalıdır.
    4-İki kat antifouling özellikte boya çekilmelidir.
    Tüm katlar ince çekilmeli, ara katlar uygun zımpara ile zımparalanmalıdır.

    2- Teknenin Su üstü Boyama Sistemleri:
    2.a-Tek Komponentli Boyama Sistemi:
    1- Yüzey hazırlığı yapıldıktan sonra; alkid esaslı ya da poliüretan bağlayıcılı bir astar atılır.
    2- İki kat poliüretan bağlayıcılı son kat boya çekilir. Boya çeşidi önceden verdiğim bilgiler ışığında seçilmelidir.
    Bazı boyalar birbirlerinin üzerine uygulandığında diğerlerinin özelliklerini bozarlar ve kötü görünüme neden olurlar. Bu nedenle atacağımız astarla ve eğer önceden kalma bir boya üzerine çalışıyorsak, önceki boya ile kullandığımız boyanın uyuşmasına dikkat etmeliyiz. Genellikle vinil boyalar diğer boyalarla uyuşmaz. Özellikle epoksi boyalarla kullanılmaz. Epoksi boyayı vinil boya üzerine uygulamak için alttaki vinil boyayı iyice zımparalamak gerekir. Ancak epoksi boya üzerine vinil boya tatbik edeceksek epoksi boyayı tamamen kazımalıyız.

    2.b-Çift Komponentli Boyama Sistemi:
    1- Bir kat iki komponentli epoksi astar çekilir.
    2- İki kat poliüretan esaslı iki komponentli astar çekilir.
    3- İki kat uygun özellikte (iki komponentli epoksi bağlayıcılı son kat boyası tavsiye edilir.) son kat boya çekilir.
    Buraya kadar saydığımız sistemler yeni ahşap yüzeylere uygulanması gereken sistemlerdi. Şimdi de eski boyalı yüzeyler üzerine uygulamaları göreceğiz.

    ESKİ BOYALI AHŞAP YÜZEYLERİN BOYANMASI
    Yüzey hazırlığı ve temizliği: Eski boya artıkları ve yosunlar temizlenir. Temizleme işlemi için, daha önce boyama aletlerinde anlattığımız yöntemlerle; ıspatula, jet motoru, iskarpela, sistre gibi boya kazıyıcılar, gerektiği yerlerde de boya sökücü kimyasallar kullanılarak temizlik işlemi yapılır. En son, boyamadan önce boyanacak yüzey tinerli bez ile silinmeli ve basınçlı su ile yıkanmalıdır. Temizlik işinden sonra ahşabın ortaya çıktığı bölümlere poliüretan bağlayıcılı ahşap astarı (primer boya) çekilir. Ahşap astarının kapatmadığı çukurluklar, aralıklar ve çatlaklar ıspatula ile iyice macunlanarak doldurulmalıdır. Macun muhakkak astardan sonra uygulanmalıdır. Aksi takdirde ham ahşap, macun içindeki reçineyi emerek yapısının bozulmasına neden olabilir. Macun kuruduktan sonra zımpara yapılır. Sonra zımparalanmış macun üzerine ikinci kat astar çekilir.

    ESKİ AHŞAP BOYALI YÜZEYLER İÇİN BOYAMA SİSTEMLERİ :
    1- Teknenin Sualtı (karina) Boyama Sistemi:
    Yukarıda anlatılan yüzey hazırlığından sonra iki kat antifouling boya çekilerek boyama işlemi tamamlanmış olur.

    2- Teknenin Su Üstü Boyama Sistemi:
    Yukarıda anlatılan yüzey hazırlığından sonra iki kat uygun özellikte poliüretan bağlayıcılı son kat boya çekilir.

    Boyama Sistemleri İçin Son Söz:
    Dikkat edilirse yukarıda anlattığımız sistemler uygulanmakta olan sistemlere göre daha fazla kat boya uygulamalarını ve çok katlı boyama sistemlerini içermektedir. Bu sistemler biraz daha uğraştırıcı ve maliyetli gibi gözükse de, asıl uygulanması gereken sistemlerdir. Sistemi uygulamaya alıştıkça daha rahat edecek ve sağladığı yararlarla yüzleşince çabalarınızın ve paranızın boşa gitmediğini göreceksiniz. Önemli olan sistemi tatbik ederken, yaptığımız uyarıları dikkate almanızdır. Çok katlı sistemler iyi uygulanılırsa boya kabarmaları ve boya kalkması dediğimiz sonuçlara rastlanmaz. Kalın çekilen az katlı boyalar kabarmaya ve bozulmaya elverişli katmanlardır. Kullanacağınız boya seçimi çok önemlidir, seçilen boyanın etiket bilgilerine göre zamanla kendi sisteminizi oluşturabilirsiniz, ancak anlattığımız bazı temel uygulamaların dışına çıkmamaya özen gösterin.

    Boya Yaparken Nelere Dikkat Etmeliyiz?
    1-Boya yanıcı ve parlayıcı özellikte tehlikeli bir kimyasaldır.
    2-İçerdiği maddeler sağlığa zararlıdır ve uzun süre kapalı ortamda teneffüs edilmemelidir.
    3-Boya yaparken, kendimize olduğu kadar çevremize de dikkat etmeliyiz. Boş kutuları, kullanılmış fırçaları ve diğer bütün çöplerimizi denize ve doğaya zarar verecek alanlara atmamalıyız.
    4-Boyayı yeterli ve gerektiği kadar kullanın, israftan kaçının. Boya miktarını hesaplarken boyayacağınız alanı bilmelisiniz. Karina yüzeyinin alanını şu formülle kolayca hesaplayabilirsiniz:
    Yaklaşık karina alanı = su hattı boyu X su hattı eni X 0,7
    5-Fırçanızı tinerle temizlemeden bırakmayın.
    (Bakınız : Fırça)
    6-Boya kutunuzda artan boya eğer uzun süre kullanılmayacaksa; sentetik özellikte olan astar, vernik ve boyaların üzerine 1 cm kadar tiner ilave edilip karıştırılmadan kutu kapağı sıkıca kapatılmalı ve donmayacak bir yerde saklanmalıdır.
    7-Yeni açılan boya kutusu açılmadan önce kesinlikle çalkalanmamalı ve hızlıca karıştırılmamalıdır. Aksi takdirde oluşacak köpükler ileride boyayı uygularken size çok sorun yaratır ve boyanın kalitesini bozar.
    Son söz ; Her yiğidin yoğurt yiyişi farklıdır, her ustanın da boyama stili ve sistemi farklıdır. Önce de söylediğim gibi boyacılık zor zanaattır, ancak zamanla siz de bu teknikleri öğrenerek ve uygulayarak kendi tekniğinizi yaratabilirsiniz. Bunu yaparken şu sözü de aklınızdan çıkarmayın; "müzikte yeni notalar, denizde de yeni rotalar aramayın"
    Tüm denizcilerimizin pruvası neta olsun.





    KAYNAKLAR:
    1. DENİZCİLİK DERGİSİ. Mart-Nisan2004. YIL:3, SAYI : 15
    2. DKK HİDROGRAFİ NEŞRİYATI. 1979.TÜRKİYE LİMANLARINDA FOULING VE BOURING ORGANİZMALAR
    3. DYO BOYALARI BOYA KATALOĞU
    4. HÜSEYİN TAYLAN.OCAK2002.ATILIM BASKI LTD.ŞTİ.TEKNELERDE BAKIM VE ONARIM
    5. JOTUN YAT BOYALARI BOYA KATALOĞU
    6. JOTUN YAT BOYA SİSTEMLERİ KLAVUZU
    7. MORAVIA YAT BOYALARI BOYA KATALOĞU
    8. MORAVIA YAT BOYA SİSTEMLERİ KLAVUZU


    Yazar : Zafer TİTİZ Öğretim Görevlisi

    Fiber Teknelerin Bakımı Boyanması

    Fiber Teknelerin Bakımı Boyanması

    Fiber tekneler diğer adı ile CTP cam elyafı ve reçinelerden oluşan plastik bir malzemedir. Hafifliğinin yanısıra yeterli mukavemet değerlerine sahip olması,ve uzun süre Tekne bakımı ile uğraşmak istemeyenlerin teknesidir “ FİBER “
    Tabi hiç bakım gerektirmeyen bir malzeme değildir. Diğerlerine oranla daha az emek gerektirir. Tekne yaşlandıkça bakım ihtiyacı artar. Teknenin dış yüzeyinde teknenin bordasına renk veren jel-coat zamanla çatlar ve renk özelliklerini kaybeder,matlaşır solar. Bir süre sonra teknenin boya ve bakım işlemleri belli aralıklarla yapılması gerekir.

    1. İşlem; Gerekli aletler ve Eski Jelkotların Temizlenmesi


    Taş motoru, jelkotu çıkarmak ve yüzeyi temizlemek için. Jelkot, sıyırıcı bir rende veya mekanik titreşimli zımparalar Temizlik işlemi esnasında dikkat edilmesi gereken husus; işlem esnasında ortaya çıkan sağlığa zararlı tozdur. Ekipmanı kullanan kişinin koruyucu elbise, toz maskesi ve gözlük kullanması gerekmektedir. Gerekli aletler yardımı ile eski jelkot tekneden çıkarılıp, düz ve pürüzsüz bir yüzey elde edilebilir.

    2. İşlem; Yüzeyin uygulamaya hazırlanması ve Ön Hazırlık

    Jelkot çıkarıldıktan sonra tekne tatlı basınçlı su ile yıkanarak, yüzeydeki tuz ve diğer artıklardan tamamen arındırılmalıdır.

    3. İşlem; Macun uygulaması

    IC Marin P.U 114/A ana komponenti ve sertleştiricisi karıştırıldıktan sonra 30 ila 45 dakika içinde lokal olarak sıyırma şeklinde deformasyon olan yüzeylerde düzeltme gereken yerlere tatbik edilir. Sıyırma işlemini reaksiyon tamamlanmadan bitirmeniz gerekmektedir.

    4. İşlem; Zımpara ve Temizlik

    Bu işlem yapıldıktan en az 6 veya 8 saat sonra 140 – 160 no zımpara ile başlayıp 200 – 220 no zımpara ile yüzeydeki prüzsüz görünümü sağlayın. Zımpara işleminden sonra tekne yüzeyinde kalan tozların ya da yabancı maddelerin temizlenmesi için tüm yüzeyler tatlı su ile yıkanmalıdır. İyi bir yüzey hazırlığı için yüzeydeki Yağ, kir ,toz gibi unsurlardan tamamen arındırılması gerekmektedir.



    5. İşlem ; Arakat uygulaması

    Vinil esaslı Prosilver arakat astarı % 5 oranında epoksi tiner ile incelterek uygulayınız.

    6. İşlem; Sonkat Boya uygulaması

    IC 123 Beyaz ana komponenti ve sertleştiricisi karıştırıldıktan sonra rulo fırça veya pistole ile uyguluyabilirsiniz.
    Sonkat Poliüretan esaslı tekne boyası ; Çift kompenentli , reaksiyon kurumalı, poliüretan reçine esaslı yapışma özelliği yüksek high solid parlak bir sonkat boyadır. Su, deniz suyu asitler, kimyasallar ve aşınmaya maruz yüzeylerde kullanabilirsiniz.Yüksek parlaklığa sahip, güneş ışınlarına yüksek dayanımı olan süper örtücü bir sonkattır.

    Sürekli denizde kalan FİBER tekneler için su kesimi zehirli boya uygulaması gerekir. Kuma yada lifte çekilen tekneler için zehirli boya uygulaması yapılması zorunlu değildir.

    Su kesimi uygulaması

    7. İşlem; Zehirli Boya Astarı uygulaması

    Vinil esaslı Zehirli Boya Astarı’nı % 5 oranında epoksi tiner ile incelterek su kesimini astarlayınız ve kurumasını bekleyiniz. Eski ve cinsi belli olmayan zehirli boyalar üzerine mutlaka kullanılması gerekmektedir.

    8. İşlem; Zehirli Boya uygulaması

    Teknenizin özelliklerine göre doğru zehirli boyayı belirlemek çok önemlidir. Bu seçimde teknenizin tipi, azami hızı, bulunduğu liman veya marinanın bölgesi, bağlı kalma süresi dikkate alınmalıdır.
    Klasik Selfpolishing boyalar, belli ortalama hızlara göre tasarlanmıştır. Tekneniz uzun süreler bu hızın çok altında seyrederse (veya limanda uzun süreli yatarsa) su kesiminiz kirlenir. Yada, tekneniz çok hızlı seyrederse (fazla mile dayanıksız yanlış zehirli tatbik edilmiş ise) zehirli boya kontrolsüz çözünerek teknenizi erken çekek yapmanızı gerektirebilir.
    Teknenizin baş ve kıç kısımlarında aşırı aşınan bölgeleri ek katlarla korumanızda gerekecektir.
    Zehirli boya uygulamanızı sabahtan başlıyarak 1. kat 6 - 8 saat sonra 2. kat zehirli boya ertesi gün sabah 3. kat ile tamamlıyabilirsiniz.
    Rüzgarınız bol,şansınız daima sizinle birlikte olsun

    Saygılarımla,
    IC Marin
    Mehmet BALOGLU

    Yelkencilik Terimleri

      
     Kontra: Yelkenli teknelerin ve deniz taşıtlarının sancak veya iskele olup olmadıklarına verilen isimdir..Yelkenin dolduğu yön anlamınada gelir.
    Sancak Kontra: Yelkenli teknelerin ve deniz taşıtlarının sağ kısımlarına verilen isimdir. Rengi yeşildir, geceleri deniz taşıtlarının yeşil görülen yanları sancak yanlarıdır. Yol hakkına sahiptir ve iskele kontra tekneden yol alır.
    İskele Kontra: Yelkenli teknelerin ve deniz taşıtlarının sol kısımlarına verilen isimdir. Kırmızı renktedir ve sancak kontra taşıta yol vermek zorundadır.
    Seyir: Yelkenli teknelerin rüzgarla olan açılarına göre 3 ana gidiş yönü vardır. Bunlar orsa, apaz ve pupadır. İşte bu yönlere verilen terime seyir diyoruz.
    Orsa Seyri: Orsa rüzgara en yakın seyredilen seyirdir. Yelkenli tekneler rüzgara karşı gidemezler. Yaklaşık teknenin omurga hattıyla rüzgar arasında 45 derecelik bir açı oluşur. İşte bir yelkenli teknenin rüzgara en yakın seyredebildiği seyire orsa seyri diyoruz.
    Apaz Seyri: Bir yelkenli teknenin rüzgarı yandan alarak seyir etmesine verilen isimdir. Teknenin omurga hattıyla rüzgar arasında 90 derecelik bir açı vardır. Apaz seyirini dar apaz ve geniş apaz diye iki kısıma ayırabiliriz. Eğer rüzgar açısı 50 derce olursa dar 135 derce olursa geniş apaz deriz. Apaz seyiri çoğu yelkenli tekne için en hızlı seyirdir.
    Pupa Seyri: Yelkenci olan olmayan herkesin en çok bildiği seyirdir. Pupa seyirinde yelkenli tekne rüzgarı arkadan(180 dereceden) alır.Yelken pupa seyirinde paraşüt gibi çalıştığı için etkisi orsa ve apaz seyirine kıyasla oldukça düşüktür. Yani bu seyir biraz daha yavaş sayılabilinir.
    Tramola: Rüzgara yakın orsa seyirinde giden yelkenli tekne, gideceği hedefe ulaşabilmek için dönüşler yapmak zorundadır. Rüzgarüstüne doğru yapılan bu dönüşlere tramola denir. Unutulmaması gerken tramola sadece orsa seyirinde atılır.
    Kavança :Rüzgarı arkadan alan yelkenli tekne yine gideceği hedefe göre dönüş yapıp, kontra değiştirmek zorundadır. Rüzgar altına doğru yapılan dönüşlere kavança yada boci tramola adı verilir. Kavança sert havada bumbanın oldukça sert hareket etmesine sebep olacağı için, dikkatli yapılması gereken bir dönüştür. Zorunlu değilse sert havada yapılmamalıdır. Unutulmamalıdır orsa seyirinde kavança atılmaz, geniş apaz veya pupa seyrinde bu dönüş yapılabilinir.
    Rüzgar üstü: Yelkenli teknenin rüzgarı aldığı yöne verilen isimdir.
    Rüzgar altı: Yelkenli teknenin rüzgarı aldığı yönün tersi tarafına verilen isimdir.
    Orsalamak: Yelkenli teknenin rüzgarla arasındaki açıyı küçülterek mümkün olabildiği sınıra kadar tekneyi rüzgara yaklaştırmaya denir.İstenildiği taktirde sınıra kadar gelinmesi zorunlu değildir. Yani orsalamanın mümkün olan sınırlar içinde belirli bir sınırı yoktur.
    Kafayı açmak: Yelkenli teknenin rüzgarla arasındaki açıyı arttırmasına denir. Orsalamanın tam tersi olarak da düşünülebilinir.
    Yapraklama: Eğer yelkenimizi rüzgarla dolduramıyorsak, yelkenimiz bir sağa, bir sola oynar(dalgalanır). İşte bu harekete yapraklama veya pırpırlama denir Bu durumda yelkende herhangi bir güç elde edilmez ve yelkenli tekne ilerleyemez.
    Kör Tramola: Tramola atabilmek için yelkenli teknemizin tramola atmaya başlamadan önce kazanmış olduğu yeterli hız yani yeterli bir enerji olmalıdır. Kısacası duran teknemize tramola attıramayız. Eğer tromala atarken enerji eksikliği yüzünden tramolamızı tamamlayamayıp, köre düşüyorsak (yapraklama) buna kör tramola diyoruz.
    Bayılma: Özellikle rüzgarlı havalarda orsa ve apaz seyirlerinde yelkenli teknemiz rüzgar altına doğru yatar ve yan yan şekilde seyir eder. İşte bu durumu bayılma diye ifade ediyoruz. Bayılma engellemez ama aşırı bayılma,teknenin burnunu rüzgara doğru çevirerek engellenmelidir.
    Trim: Yelkenimizin şeklini değiştirirek, ondan en yüksek ölçüde verim alabilmemiz için ona uyguladığımız küçük şekil değişiklerine trim deriz.
    Kerteriz: Rüzgarın hafif dönüşlerini anlamak ve bu dönüşlerin rotamızı bozmasını engellemek için pruvamızdaki sabit bir noktayı aklımızda tutmaktır. Ona göre rüzgar değişimlerini anlar ve rotamızı değiştiririz. Kerteriz oldukça önemli bir kavramdır.

    Zehirli Boyalar Yat Tekne

    Zehirli Boyalar
      
     
    Sudaki teknelerin, suyun içinde bulunan kısımları deniz yaşamının tüm etkilerine açıktır. Zamanla bu kısımları, deniz yaşamının vaz geçilmezleri olan, yosunlar, kabuklu midyeler veya balçık organizmalar ve türevleri kendilerine yer edinirler. Bunlara genel olarak ''kekamoz'' adı verilmektedir. Fakat teknemizin altında oluşan her türlü canlı, bir sürtünme kuvveti oluşturur, suyun teknenin altından akmasını zorlaştırır. Sudaki kısımları kekamoz olan teknelerin hızında bir yavaşlama olmasının yanında manevra kabiliyeti de azalacaktır. Deniz yaşamının, teknemizin altında yer almasını engellemek için bu canlıların teknenin alt yüzeyine tutunmasını engelleyecek zehirli boyaları kullanırız. Zehirli boyanın özelliği, üzerinde herhangi bir canlı oluşmaya başladığında, çok küçük boyutlarda dökülerek bu canlının büyümesine izin vermemesidir.
    Verim %25 düşmektedir :
    Bir tekne karinası temizken 2500 devirde 6 knot hız yapabilimektedir.
    Aynı tekne karinası pisken 2500 devirde 4,3 knot hız yapabilmektedir. (hız, karinanın durumu ile oratılıdır)

     
     
     
       
     
    Zehirli boyaya ihitiyacım var mı?
    Her teknenin karinasına zehirli boya sürülmesi şart değildir. Denizde az zaman gerçiren veya sezonluk denizde kullanılan teknelere zehirli boya sürülmesi şart değildir. Zehirli boyanın oluşumunu dört ana başlıkta inceleyebiliriz. Suyun sıcaklığı, temizliği, tuzluluk oranı ve güneş ışığı alma durumu ana sebeplerdir. Fakat kirli denizlerde, suda yaşayan planktonların ve çeşitli tiplerde yosunların çoğalma durumları daha fazla olmaktadır. Ayrıca bahar aylarında havaların ısınmasıyla birlikte yeniden canlanan doğa gibi denizde yeniden hayat bulmaktadır. O yüzden deniz suyunun ısındığı dönemlerde teknelerin sudaki kısımları çok çabuk kekamoz yaparlar. Tatlı suda bulunan teknelerin ise kekamoz olma durumları daha azdır.
    Zehirli boya seçimi
    Zehirli boya seçiminde teknenin bağlı kaldığı bölge, teknenin seyir hızı, kullanılma sıklığı ve kullanılma amacı göz önünde alınmalıdır. Zehirli boya üreticileri yumuşak ve sert tipte olmak üzere iki tipte zehirli boya üretmektedirler. Zehirli boyalar, teknelerin seyirleri sırasında eriyerek kendileri atarlar. Yumuşak tipteki zehirli boyalar hızları yüksek olmayan teknelerde kullanılır. Tekne seyire çıktığında, teknenin altındaki su akışı ile boya erimeye başlar. O yüzden 2-3 kat uygulama yapılmaldıır. Sert tip zehirli boyalar ise hızlı seyir yapan sürat teknelerinde kullanılırlar, daha çabuk eridikleri için 6 ayda bir yenilenmesi gerekmektedir.
    Zehirli boya uygulaması
    1 - Zehirli boya atılacak yüzey su ile zımparalanarak iyice temizlenmelidir. Teknenin altında önceki sezon veya sezonlardan kalan zehirli boya miktarı fazla bırakılmamalıdır. Eğer iyice inceltilmemiş bir yüzeye devamlı zehirli boya uygulanırsa, hem tekneyi oldukça ağırlaştırır, hem de zamanla en alt tabakada kalan zehirli boyalarla birlikte sürülen tüm zehirli boyaların kalın bir tabaka halinde atmasına sebep olur.
    Ortalama boyu 10 metre olan bir yelkenli tekneye her sezon yaklaşık 3 kat boya uygulandığında, her sezon 10 litre = 10 kilogram boya sürülmüş olur. Bu boyanın %20'sinin eridiğini geri kalanının ise tekne üzerinde kaldığını ve 10 yıl boyunca bu teknenin altındaki zehirli boyanın inceltilmediğini varsayalım. O teknenin sadece zehirli boyadan oluşan ek ağırlğı 80 kilogram olur. Yani bu ağırlık yaklaşık olarak çapa ve zincirin toplam ağırlığı kadardır.
     
     
     
     
    3- Önceki sezon sürülen zehirli boyanın markası ve tipi bilinmiyorsa, karinaya yeniden astar uygulaması yapılmalı ve üzerine zehirli boya sürülmelidir. Böyle bir durumda astar uygulaması yapılmaması zehirli boyanın yüzeye tutumasını engelleyecek ve boyanın erken atmasına neden olacaktır.
     
     
    4- Zehirli boyanın ara katları genelde 4 saat aralıklar ile atılır. Zehirli boyanın uzun süre güneşte bekletilmesi kurumasına ve bozulmasına neden olacaktır. Zehirli boya uygulaması sırasında teknenin karada oturduğu kızak kısımlarına boya sürülemez ve tekne suya atılmadan hemen önce kalan bu bölegelere zehirli boya sürülür. Bu sağlıklı bir uygulama değildir. Son anlarda sürülen zehirli boyalar hemen erimekte ve hiçbir işe yaramamaktadır.
    5- Teknelerin güneş ışıklarından daha fazla etkilenen yerlerine daha fazla kat zehirli boya uygulamak doğru olacaktır. Çünkü bu deniz canlıları güneş ışığı ile daha hızlı büyüme yaparlar. Örneğin teknelerin filato çizgilerinin hemen alt kısımları güneş ışıklarından çok etkilendikleri için daha çabuk yosun tutacaktır.

    6- Zehirli boya uygulanırken özellikle koyu renkler kekamozu daha az göstereceği için genelde koyu renklerin kullanılmasına özen gösterilmelidir. Özellikle beyaz gibi zehirliler şık olmasına rağmen çok çabuk görüntü kirlilğine neden olacaktır.

    Self Levelling Epoksi Kaplama

    Self Levelling Epoksi Kaplama

    Yüzey Hazırlıgı Yapılması: Zemin sartları saglanmıs yüzeylerde; gevsek parçacıkların, zayıf serbet tabakasının, olası yag ve kir tabakasının alınması ve yüzeyin pürüzlendirilmesi amacıyla, yüzey hazırlıgı yapılır. Yüzeyler hazırlıgı, vakumlu bilyeleme makinesi (Shot Blasting - Blastrac), ile yapılacaktır. Piyasada genellikle kullanılan, mermer silim makinesi, elmas uçlu el makineleri ve rotatiger kullanılmaktadır. Mermer silim makinesi ve elmas uçlu el aletleri yüzeyde mikron mertebesinde “silim” yaptıgından kullanılmayacaktır. Gerçek bir pürüzlendirme yapamayan, sadece zeminde yer yer noktacıklar bırakan Rotatiger de kullanılmayacaktır. Ancak vakumlu bilyeleme makinesinin giremedigi yerlerde diger aletlerin kullanılmasına izin verilecektir.
    Yüzey Tamiratı Yapılması: Çukur, çatlak, kırık, segregasyon gibi hatalar epoksi astar ve epoksi harç ile yapılır. 4-5 mm den daha derin ve büyük alanlı tamiratlar epoksi kaplamaya uygun çimento esaslı tamir harçları ile de yapılabilir. Çatlakların derin olması ve zeminden su gelme tehlikesi var ise epoksi enjeksiyon yapılarak çatlak kesidinin doldurulması gereklidir. Çatlakların zaman içinde hareket ederek kaplamaya yansıması olasılıgı var ise, cam elyaf ile güçlendirerek tamirat yapılması konusu degerlendirilmelidir. Bazı durumlarda epoksi enjeksiyon ile nem ve su transferi engellenememektedir. Bu durumlarda çatlak kesidini ve altındaki boslukları dolduracak reaktif poliüretan enjeksiyon uygulaması yapılmalıdır. Bu durumda epoksi uygulama yapmadan önce uyulması gereken nem sartlarına ve bekleme sürelerine dikkat edilmelidir.
    Epoksi Astar Uygulaması: Temizlenmiş, çatlak ve derz tamiratı yapılmıs, nem ve su sorunları olmayan betonarme yüzey, epoksi astar atılmaya uygun hale getirilmistir. Solventsiz epoksi astar uygulanır. Epoksi malzeme hazırlanırken önce A bileseni (epoksi reçine) düsük devirli karıstırıcı ile karıstırılır, karıstırma islemi devam ederken yavas yavas B bileseni (epoksi sertlestirici) üzerine ilave edilir ve malzeme homojen hale gelinceye kadar karıştırma işlemi sürer. Malzeme sarfiyatı yüzey kosullarına baglı olarak 300-500 gr/m² olmaktadır. Solventsiz epoksi astar, yüzeye rulo ile tek kat emprenye edilecek ve üzerine silis veya kuvars dolgu serpilecektir. Epoksi astar; boslukları doldurur, yüzeyin darbe ve kimyasal direncini arttırır, aynı zamanda kendisinden sonra gelen katların yüzeye yapısmasını saglar.
    Epoksi Ara Kat Uygulaması: Solventsiz Epoksi Astar uygulanan yüzeyler nem, toz ve hava akımından korunmalı. Herhangi bir sekilde yaya veya araç trafigine açılmamalıdır. Hava ve ortam sıcaklıgına baglı degismekle birlikte astar uygulamasından 8 saat sonra üzerine Solventsiz Epoksi Kaplama malzemesi uygulanır. Uygulama yapmadan önce üzerine hafif dolgu serpilmis yüzey üzerindeki gevsek malzemeler endüstriyel süpürgeler yardımı ile süpürülerek alınır. Epoksi ara kat malzemesi hazırlanırken önce A bileseni (epoksi reçine) düsük devirli karıstırıcı ile karıstırılır, karıstırma islemi devam ederken yavas yavas B bileseni (epoksi sertlestirici) üzerine ilave edilir. Malzeme homojen hale geldikten sonra C bileseni (silis-kuvars dolgu) yavas yavas ilave edilir. Yaklasık 3 dk daha karıstırıldıktan sonra ara kat uygulamasına geçilebilir. Solventsiz epoksi arakat malzemesi istenilen renkte ve mala ile uygulanır.
    Self Levelling Epoksi Kaplama Son Kat Uygulaması: Solventsiz epoksi arakat uygulanan yüzeyler nem, toz ve hava akımından korunacak, herhangi bir sekilde yaya veya araç trafigine açılmayacaktır. Hava ve ortam sıcaklıgına baglı degismekle birlikte astar uygulamasından 8 saat sonra üzerine solventsiz self levelling epoksi kaplama malzemesi uygulanır. Epoksi self levelling son kat malzemesi hazırlanırken önce A bileseni (epoksi reçine) düsük devirli karıstırıcı ile karıstırılır, karıstırma islemi devam ederken yavas yavas B bileseni (epoksi sertlestirici) üzerine ilave edilir. Malzeme homojen hale geldikten sonra C bileseni (silis-kuvars dolgu) yavas yavas ilave edilir. Yaklasık 3 dk daha karıstırıldıktan sonra ara kat uygulamasına geçilebilir. Self levelling epoksi kaplama, istenilen renkte, taraklı mala veya seviye taragı ile uygulanır ve hava kabarcıkları kirpi rulo ile alınır. İstenilen kalınlıga göre malzeme sarfiyatı degisecektir. Uygulama bittiginde pürüzsüz çok düzgün ve parlak bir yüzey elde edilir. Hava ve ortam sıcaklıgına baglı olarak, yüzey 48 saat içinde yaya trafigine açılabilir.



    Self Levelling Epoksi Kaplama Genel Teknik Şartnamesi
    Ön Bilgi:
    Şartname isminde geçen “genel” ibaresi; uygulama yapılacak olan yüzeyin ve işletmenin özgün koşullarına bağlı olarak, farklı self levelling epoksi kaplama sistem seçeneklerinin bulunması nedeniyle konulmuştur. Uygulama yapılacak olan alanın özgün koşullarına göre kalınlık belirlenmesi gerekmektedir. Belirlenen kalınlığı göre de malzeme sarfiyatları ortaya çıkacaktır. Self levelling epoksi kaplama uygulamaları 2,5-4 mm yapılmaktadır. Uygulama yapılacak işletmenin özellikleri ve ihtiyaçlarına bağlı olarak özel bir şartname hazırlanmalıdır.
    Sıcaklık ve Nem:
    Epoksi kaplama uygulaması için, ortam ve beton yüzey sıcaklığı +10°C ile +30°C arasında olması gereklidir. Beton nem oranı koşulsuz ağırlıkça ≤%4 olmalı ve ortamdaki bağıl nem oranının %80‘den küçük olması gereklidir. Bağıl nemin; şebnem noktası olarak da bilinen “Yoğuşma Sıcaklığı”nın altında olması gereklidir. Beton nem oranı nemölçer ile ölçülecek, gerektiğinde ortam sıcaklığı yükseltilecektir.
    Yüzey Hazırlığı:
    Epoksi kaplama yapmaya uygun betonarme zeminlerde; olası gevşek parçacıkların, zayıf şerbet tabakasının, var ise yağ ve kir tabakasının alınması ve yüzeyin pürüzlendirilmesi ve temizlenmesi amacıyla, yüzey hazırlığı yapılır. Epoksi kaplama yüzey hazırlığı, vakumlu bilyalama makinası (Shot Blasting-Blastrac), ile yapılmalıdır. Bu işlem için geleneksel olarak, mermer silim makinası, elmas uçlu el makinaları ve rotatiger kullanılmaktadır. Bu makinalar ile astarın yüzeye emdirilmesi için yeterli olacak yüzey hazırlığı yapılamamaktadır. Vakumlu bilyeleme makinasının giremediği yerlerde el spirallerinin kullanılmasına izin verilir. Yüzey hazırlığı işlemi sonunda yüzeyler temiz, kuru, yağ ve kir tabakasından, varsa kür malzemelerinde arındırılmış olacaktır. Zayıf beton uzaklaştırılacak, kuşgözü boşluklar ve delikler tekniğine uygun bir biçimde tamir edilecektir. Betonarme yüzeylerdeki çimento şerbeti aşındırıcı donanım kullanılarak kaldırılacak, yüzeyler, açık gözenekli bir hale getirilecektir. Yüzeydeki yüksek yerler aşındırılarak zımparalanacak ve temizlenecektir. Uygulama yapılacak yüzeydeki tüm toz, gevşek ve oynak parçacıklar fırça ve elektrik süpürge ile temizlenecektir.
    Epoksi Astar Uygulaması:
    Gerekli yüzey hazırlığı, temizliği ve tamiratları yapılmış, minimum nem koşullarını sağlayan betonarme yüzey, epoksi astar uygulamasına hazırdır. Uygulamada kullanılacak diğer malzemeler gibi epoksi astar da solventsiz olacaktır. Epoksi malzeme hazırlanırken önce A bileşeni (epoksi reçine) düşük devirli karıştırıcı ile karıştırılacak, karıştırma işlemi devam ederken yavaş yavaş B bileşeni (epoksi sertleştirici) üzerine ilave edilecek ve malzeme homojen hale gelinceye kadar karıştırma işlemi sürecektir. Malzeme sarfiyatı yüzey koşullarına ve uygulanacak sisteme bağlı olarak 300-500 gr/m² olacaktır. Solventsiz epoksi astar, yüzeye rulo veya mala ile dolgulu veya dolgusuz uygulanabilmektedir. Bunu da yine uygulanacak self levelling epoksi sistemi belirlemektedir. Yine aynı şekilde seçilen sisteme göre üzerine silis veya kuvars dolgu serpilebilir. Epoksi astar; betonun içine nüfuz eder, boşlukları doldurur, yüzeyin darbe ve kimyasal direncini arttırır, çok yüksek bir direnç ile betonarme yüzeye yapışır. Kendisinden sonra gelen katların kendisine yapışması ile de yapılan kaplamanın betonarme yüzey ile bütünleşmesini sağlar.
    Ara Kat Uygulaması:
    Solventsiz epoksi astar uygulanan yüzeyler nem, toz ve hava akımından korunacak, yaya veya araç trafiğine açılmayacaktır. Hava ve ortam sıcaklığına bağlı olarak değişmekle birlikte astar uygulamasından 8-24 saat sonra üzerine solventsiz epoksi ara kat uygulaması yapılacaktır. Uygulama yapmadan önce eğer üzerine dolgu serpilmiş ise, fazlalık dolgu endüstriyel süpürgeler yardımı ile alınacaktır. Ara kat malzemesi hazırlanırken önce A bileşeni (epoksi reçine) düşük devirli karıştırıcı ile karıştırılacak, karıştırma işlemi devam ederken yavaş yavaş B bileşeni (epoksi sertleştirici) üzerine ilave edilecektir. Malzeme homojen hale geldikten sonra C bileşeni (silis-kuvars dolgu) yavaş yavaş ilave edilecektir. Yaklaşık 3 dk daha karıştırıldıktan sonra ara kat uygulamasına geçilecektir. Epoksi ara kat istenilen renkte ve mala ile uygulanacaktır. Seçilmiş olan self levelling epoksi kaplama sistemine göre ardından üzerine silis – kuvars dolgu serpilebilir.
    Self Levelling Epoksi Kaplama Son Kat Uygulaması:
    Solventsiz epoksi ara kat uygulanan yüzeyler nemden, tozdan ve hava akımından korunacak, herhangi bir şekilde araç veya yaya trafiğine açılmayacaktır. Hava ve ortam sıcaklığına bağlı değişmekle birlikte ara kat uygulamasından 8-24 saat sonra üzerine solventsiz self levelling epoksi kaplama malzemesi uygulanacaktır. Epoksi self levelling son kat malzemesi hazırlanırken önce A bileşeni (epoksi reçine) düşük devirli karıştırıcı ile karıştırılacak, karıştırma işlemi devam ederken yavaş yavaş B bileşeni (epoksi sertleştirici) üzerine ilave edilecektir. Malzeme homojen hale geldikten sonra C bileşeni (silis-kuvars dolgu) yavaş yavaş ilave edilecektir. Yaklaşık 3 dk daha karıştırıldıktan sonra ara kat uygulamasına geçilecektir. Self levelling epoksi kaplama, istenilen renkte, taraklı mala veya seviye tarağı ile uygulanacak ve hava kabarcıkları kirpi rulo ile alınacaktır. Belirlenen sisteme bağlı olarak malzeme sarfiyatı değişiklik gösterecektir. Uygulama bittiğinde pürüzsüz çok düzgün ve parlak bir yüzey elde edilecektir. Hava ve ortam sıcaklığına bağlı olarak, yüzey 48 saat içinde yaya trafiğine açılabilecektir.